30 Haziran 2012 Cumartesi

Din ve Mutlak Doğruculuk


Gerçekten De Her Şeyi Biliyor Muydu?

  Din ve dinin bahsettiği Tanrı, tüm söylediklerinde doğrudur. Mutlak bir doğrudur. Sözlerinde değişiklik veya yanlış olmaz. Çünkü o her şeyi bilen ve gücü yetendir. Bir insanın bile kaderini yazandır. Nasıl yanlış yapabilir ki? Bir şeyi bir kere söylemesi yeterlidir. Zaten insan bile gerçekten bildiği bir şeyi yanlış söylemesi veya yapması çok düşük bir ihtimale bağlıdır. Kaldı ki Tanrı o düşük ihtimale bağlı bile sayılamaz.

24 Mart 2012 Cumartesi

Din = Kardeşlik - Düşmanlık


  Bilinen ve çok sayıda üyesi olan kutsal kitaplar(Teist deyimi ile) ;
- Tevrat
- İncil
- Kuran

  Üçünü de sırayla düşünecek olursak,
Tevrat'ın bir gök tanrısı ve peygamberi var.
İncil'in bir gök tanrısı ve peygamberi var.
Kuran'ın bir gök tanrısı ve peygamberi var.

31 Ocak 2012 Salı

Tanrı ve Din Senaryosun da ki Karakterleri Değiştirmek!

 
  Dünyayı sarmış ve etkilemediği alan kalmamış, Tanrı ve Din senaryosundaki karakterleri, değiştirirsek nasıl bir senaryo ortaya çıkar?

  Öncelikle Tanrı karakterini sıradan bir insana dönüştürelim. Bu karakterin adı "Kedito2" olsun. Daha sonra Kedito2'nin her şeye gücü yetip, her şeyi bildiği halde ona küçük yardımcı Tanrıcıklar yaratalım, yani Melekler. Bunları da "A, B, C, D" olarak adlandıralım. Birde peygamber ekleyelim. Onun da adı "Bulut" olsun. Geriye de sözde yarattığı insanlar ve tabiat kalıyor. Bunları da eklediğimiz zaman senaryo karakterleri hazır.

15 Aralık 2011 Perşembe

Çocuklar büyüyünce oyuncaklarını nasıl bir kenara atıyorlarsa, İnsanlar da öğrendikçe tanrılarını bir kenara atacaklar!


Gelecekle ilgili görüşüm budur. Ve yine kendi fikrim, bu böylede olacaktır.

  İnsanların geneli için düşünürsek, çocukluk dönemleri bitip oyuncaklardan bir haz duygusu almamaya başlayınca oyuncaklarını terk ederler. Çünkü daha ciddiler, daha bilgililer ve boşa zaman ayıracak durum da değiller artık, bunun için oyuncakları bir kenara atarlar. Yaşları büyüdükçe tecrübe ve bilgileri artar. Bu paralellik de sorumlulukları ve sorunları da artıp, çocukken farkında olmadıkları şeylerin, birer sorun, sorumluluk v.b. hayatın gerçekleri olduklarını anlarlar. Oyuncakları bırakmalarının sebebi budur.

28 Kasım 2011 Pazartesi

Tanrısızlık = Anlamsızlık mı?


  Tanrısız yaşamak, yani Tanrının olmadığını doğru kabul ederek yaşamak Teist insanların söyledikleri gibi gerçekten de anlamsız mı?