Fırıncının var olan çeşitli malzemelerden ekmeği yapması, vardan var etmeye verilebilecek basit bir örnektir. Bu konuda tartışmaya gerek duyulmaz. Lakin hiçlikten(yoktan) var etmek de mümkün mü?
Hiçlik(yokluk) diye bir şey yoktur! Yoktur
kanısına varmak için bile var olan bir iddiadan yararlanıldı. Bir şeyi hiçlik
diye tarif etmek, onun var olduğunu gösterir. Peki, neden insanların bir kısmı
hala her şeyin yoktan var olduğunu düşünüyor? Aslında insanların zihni sadece
varlıkları algılar ve var olan şeyleri bilir. Bunun dışındaki bir şeyi nasıl
bilebiliriz ki? Elimizdeki elmanın olmadığını düşünmek, elmanın elimizde olduğu
gerçeğini veya algısını değiştirmez. Ya da olaya şu yönden de yaklaşabiliriz; bir
bilim insanı olarak elmada X vitamini olduğunu keşfettikten sonra bunu bitirmek
yerine, neden X vitamini var? Diye soru sormamız, sürekli, bilinenin veya var
olanın altını eşeleyeceğimiz gerçeğini değiştirmez. Eğer ki yoktan var etmeyi
kabul edersek, bu kez de neden yoktan var edildi? Tıpkı şu an da sorduğumuz
gibi, nasıl var edildi? Sorularıyla karşı karşıya kalacağız. Bu sorulara da
yoklukla cevap vermek hiçbir şekilde doğru ve açıklayıcı olmaz. Çünkü anlamak
isteriz. Önüne geçemediğimiz içgüdümüz olan merakı açığa çıkarırız. Bu sebepten
yoktan var etmek hiçbir işimize
yaramaz.
Tek gerçeğimiz olan varlıktan var etmenin
nasıl olduğunu soracağız. Bu soruya da zaman içinde edinilen bilgilerle çeşitli
“olabilir” iddialar cevap olacaktır. Ama hiçbir sona gelinemeyecek. Tıpkı birçok
şeyin sonuna gelinemediği gibi. Çünkü biliyoruz ki büyük bir sonsuzluğun
içindeyiz. Her şeyin son bulmayacak bir döngünün içinde olduğunu ve bu döngü ne
zaman bozulsa tekrar başka bir döngüyle devam ettiğini görüyoruz.
Sonsuzlukla ilgili görüşümde şudur; sonlu bir
şey düşünelim, tekrar bir elmayı düşünebiliriz. Elma ağacının tohumu ekilip,
çeşitli aşamalardan geçirildikten sonra elma denen meyveleri verecek duruma
ulaşır. Ve belli bir zaman sonra da yaşlanır ve ölür. Bu sonlu örneğin, sonlu
olduğuna nasıl karar verdik peki? Zaman ve gözlem ile karar verdik. İlk anından
son anına kadar belli bir zaman geçti ve biz bunu gözlemleyebildik. Kısacası
zaman ve gözlem metremizle ölçebildiğimiz için bunun sonlu bir şey olduğuna
karar verdik. Ve yine bu metremizi kullanarak, ölçemediğimiz şeyler olduğu
zamanda, sonsuz olduğu kararına vardık. Ancak, sorun şu ki bir şeyin sonsuz
olduğuna nasıl emin olabiliriz? Ya zamanın bir yerinde son bulursa! Sonsuzluk
çok geniş bir zamandır. Bunu ölçebilmemiz çok ama çok zordur. Ölçemediğimiz
için de sonsuz diyemeyiz. Sonsuzluğu ölçmesi zor olan şeyler olarak
kullanabiliriz. Ama sadece kelime olarak, gerçek anlamıyla kullanırsak yanlış
yapmış oluruz.
Şunu bilmeliyiz ki varlık, algıladığımız
andan beri var. Ve hiç yok olmadı. Yok, olmasının nasıl bir şey olduğunu
düşünemeyiz bile, çünkü yokluk diye bir şey bilmiyoruz. Varlık ise, çeşitli
etkilerle sadece şekil değiştirir.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder